MUHSİN

 Es-Selam.

İftarı beklerken bir bahçe havası alayım bir yeşile basayım istedim. Beklerken de bugün  aklımda Muhsin Yazıcıoğlu için bir yazı yazmak vardı. Bugün hain pusuyla şehit düşmesinin ardından 16 yıl geçmiş.Yanlış hesap yapabilirim tarihi yine yazalım 2009 Mart 25. 

O gün biz Ankaradaydık. Haberini aldığınız zaman Ankara'da Salim Dede'nin (Dedemin tarikat dostu) evindeydik.  Salim Dede haberleri esefle ah ile vah ile izliyordu hala gözümün önündedir. Babam duyunca çok üzülmüştü ve çok da belli etmemişti. Hayatım boyunca babamın tek bir siyasi lider desteklediğini biliyorum yani bize desteklediğini belli ettiği tek lider Muhsin Yazıcıoğluydu. Ankara'da o Mart kar vardı diye hatırlıyorum. Bizde günü birlik gitmiştik abimin yemin töreni olmuştu. Yemin töreninden sonra Salim Dede'yi ziyaret etmiştik. Haberleri oradan takip ediyorduk ben o zamanlar galiba lise 1'e gidiyordum. Hala hatırımda işte. Herkes iyi haber bekliyordu ama Türkiye'yi bilen büyükler "şehit ettiler adamı" diyorlardı. Sonra İstanbul'a geldik. Sanırım o öğle vaktinden ertesi sabaha kadar haber alınmadı. Ertesi gün de şehit haberi verildi daha doğrusu naaşı bulundu. Daha doğrusu bulunması zor olmayan canlı bedeni ancak şehit olduğuna emin olunduğu zaman bulundu belki de. O zamanlar yanında taşıdığı çanta konuşuldu. İçinde ne vardı? Neden öldürdüler? Kim öldürdü? Muhsin Yazıcıoğlu yüzüne bakılıp oturup iki sohbet ettiğinde adam gibi adam olduğuna kanî olacağın bir yiğitti.  Oturup konuşmamıza gerek yok bazı insanlar rüzgarlarını yıllarca nesillere aktarırlar. Babam o zaman siyaset konuşan bir adam değildi hiçbir zaman siyaset konuşmadı daha doğrusu yani bizim yanımızda. Cenazesi için Ankara'ya gitti arkadaşıyla. Daha doğrusu hazırlanıp gideceklerken ben "Baba gerçekten gidiyor musun" demiştim. O da "kızım tabi gideceğim" demişti. Birkaç cümle daha kurdu ama aklımda değil şimdi güzel cümleler kurdu. Vefa borcu. 

Muhsin Başkanı adam gibi adamlığı ile Yüce Allah bu dünyanın ve siyasetin kirinden korudu diye düşünüyorum. Siyaset içinde özü ve sözünün doğruluğu ile var olmaya çalışmış biri ruhu şad olsun. Mekanı cennet olsun. Rabbim şehadetini kabul etsin. Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili kitaplar yazıldı. Filmler çekilmedi fakat birkaç filmde adı geçti. Erdoğan için bir film yapmışlardı yıllar önce bu fetö olayları patlak verdikten sonra. O filmde Muhsin Başkanın nasıl şehit olduğu da işlendi. Yani fetö yaptı olarak işlendi. Daha sonradan asker ve polislerin içindeki yapılanmalarını gördüğümüz için bu aslında aşikar da bir şey gibi. 

Kadir Ürün'ün Koca Reis diye kaleme aldığı bir kitabı var. Muhsin Yazıcıoğlu'nun gençlik dönemlerini, MHP'den nasıl ayrıldığını, kurduğu partinin simgesindeki fikrine, gördükleri işkencelere, bozuk helikopterin verilmesine, verilen helikopterin neden verildiğine kadar dosya isimleri ile birlikte kaleme alınmış bir eser. Okumakta fayda var. Hep olduğu gibi olması gerektiği gibi maziden atiye. Maziden beslenip atiye seslenmemiz gerekiyor. Çocuklarımızın ismine kadar bu böyle. Muhsinler doğsun muhsinler büyütelim  inşallah. 

Tüm şehitlerimize rahmet olsun. Mekanları cennet olsun. Ruhları şad olsun.

 "Mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir." böyle söyledi. Nitekim böyle gitti. İnşallah güzel gitti. 

"İşte böyle Züleyha;

Ateş söndü, külü kaldı.

Yara geçti, izi kaldı. 

Sesi gitti, sözü kaldı.

Kendi gitti, adı kaldı." 

Bu toprağın nice atsız erlerine, yiğitlerine bin selam olsun. 

Ramazan 25/ 1446